![]() |
Tweet |
Malum aşı konusunda bu güne değin hiç konuşmadım.
Dileyen yaptırır dileyen yaptırmaz, duruşunda olduğum için sessizliği tercih ettim.
Fakat duydum ki bir profesör aşı yaptırmayanları vatan haini ilan etmiş.
İrkildim önce…
Tüm etim, kemiğim ve kanımla irkildim…
Bu nasıl bir fetişizmdi, bu nasıl bir taassuptu?
İnsanları kişisel bir tercihlerinden ötürü vatan haini ilan etmek bu kadar kolay olmamalı.
Bu jakobenist/buyurgan/dayatmacı tavrın, bilimsel yöntemde ve bilimde yeri yoktur.
Bütün tıp dünyasının bildiği bir hasta hakkı vardır: Planlanan Tedaviyi Reddetme Hakkı
Hastanın dahi böyle bir hakkı var iken, sağlıklı insanın bir olasılık konusunda aşıyı reddetme hakkı neden olmasın?
Aşıyı, içeriğini, faydalarını, komplikasyonlarını anlatırsınız, aşı olmak ya da olmamak kişinin tercihidir.
Kimse kimseyi aşı olmaya zorlayamaz.
Kimse aşı olmayanlar üzerinden faşizan bir tutum işletemez.
Nazi Almayasının ari ırk politikası döneminde yaşamıyoruz.
Başörtülü başörtüsüz ayrımlarından sonra şimdi bir de aşı olanlar olmayanlar ayrımcılığına mı itilecek toplum.
Olacak iş değil…
Hele hele bu çıkışı bir akademi üeyesinin yapması içler acısı.
Faydalı olduğunu düşündüğünüz şeyi anlatmanın çok daha güzel yolları, argümanları vardır…
Aşı olmak istemeyenleri ikna edemiyorsanız, aşılarınızı ve açıklamalarınızı gözden geçireceksiniz.
Bu durumda aşınızda ya da açıklamalarınızda güvenilirlik açığı var demektir.
Açıklarınızla ilgilenin siz.
Aşı olmayanı hain ilan etmek, hastalıklı bir yaklaşımdır.
Önce bu taassupçuluğa ve nobranlığa karşı bir aşı geliştirilse daha iyi olur.
Olmak istemiyorum.
Hain miyim ben şimdi?
Hadi oradan derler adama…
Daha önce vurguladığım gibi devletimiz yerli/milli aşı geliştirirse bu konuda iyimserim.
Kimsenin bir insana bu konuda dayatma/zorlama hakkı olamaz.
Ahmet PEKİYİ
27.12.2020